Kürdistan´ın Acilen Su Stratejisi Olmalıdır
Kürdistan neresi?
Bir kac tane Kürdistan tarifi var. Merkezi Kürdistan, Etnik Kürdistan, Kültürel Kürdistan. Merkezi Kürdistan dört ülke tarafından işgal edilmiş yaklaşık 540.000 km² büyüklüğünde bir coğrafyadır. Etnik Kürdistan´a Azerbaycan, Ermenistan, güney Hazar da dahildir. Kültürel Kürdistan haritası çok daha büyüktür.
Burada merkezi Kürdistan´ı kastetmekteyim. Türkçe yazmamın sebebi, Kuzeydeki iyi derecede Kürtçe bilmeyenlerin de anlamasıdır.
Biliyor musunuz? Kuzey Kürdistan´daki tatlı yeraltı suları, tüm Türkiye´nin 4 katıdır. Ne demişti dünyaca ünlü jeolog Prof. Dr. Celâl Şengör? "Doğu Anadolu'nun suyunu ele geçirirsen Orta Doğu'ya hükmedebilirsin". 1990´larda Türk devleti Kürdistan´ın kendisine yar olamayacağını, birgün elinden çıkacağını idrak etti. Madem Kürdistan benim değil o halde ben de iliğine kadar kullanır, sonra atarım diye planlar yaptı. Kürdistan´ı sömürme, tahrip etme, demografik yapısını değiştirme ve yapabiliyorsa sınırlarını küçültme siyasetine başladı.
Bir düşünün insan vatan dediği yere bu kadar kötülük yapar mı? Ormanlarını yakar mı? Tarımını öldürür mü? Doğal hayvan ırklarını ortadan kaldırır mı? Her yere baraj yapar mı?
Merkezi Kürdistan´ın yeraltı suları, jeolojik yapısı, iklimi ve coğrafi konumu nedeniyle oldukça önemlidir. Aşağıda merkezi Kürdistan’ın yeraltı sularıyla ilgili detaylı bilgi sunuyorum:
Jeolojik ve Coğrafi Yapı
Kürdistan, Zagros ve Toros sıradağlarının etkisi altındadır. Bu dağlık alanlar, yeraltı sularının birikimi ve hareketi için uygun koşulları sağlar:
Kalker (Kireçtaşı) Formasyonları: Zagros Dağları’nda yaygın olan kireçtaşı kayaçlar, suyun infiltrasyonuna (sızmasına) izin veren gözenekli bir yapıya sahiptir. Bu, yeraltı suyu akiferlerinin (su taşıyan tabakalar) oluşumunu destekler.
Tektonik Çatlaklar: Bölgedeki tektonik aktiviteler, yeraltı sularının biriktiği çatlak ve fay sistemleri oluşturur. Bu çatlaklar, suyun depolanması ve hareketi için doğal kanallar sağlar.
Havzalar: Mezopotamya havzası (özellikle Güney Kürdistan’da) ve Dicle-Fırat nehir sistemleri, yeraltı sularının yüzeyle bağlantısını kolaylaştırır.
Yeraltı Suyu Kaynakları
Akiferler: Bölgede hem sığ hem de derin akiferler bulunur. Özellikle Güney Kürdistan’da (Erbil, Süleymaniye ve Duhok çevresi) kireçtaşı ve alüvyon tabakalarında zengin yeraltı suyu rezervleri vardır.
Sığ Akiferler: Yüzeyden 10-50 metre derinlikte bulunur ve genellikle tarım için kullanılır.
Derin Akiferler: 100-500 metre derinlikte yer alır. Bu akiferler daha temiz ve büyük hacimde su içerir, ancak çıkarılması daha maliyetlidir.
Kaynaklar ve Pınarlar: Zagros Dağları’ndaki yüksek rakımlar, yağışların yeraltına sızmasını sağlar ve bu sular, dağların eteklerinde doğal kaynaklar (pınarlar) olarak yüzeye çıkar. Örneğin, Süleymaniye çevresindeki pınarlar, yerel halk için önemli bir su kaynağıdır.
Artezyen Kuyular: Bazı bölgelerde (özellikle Güney Kürdistan’da), yeraltı sularının basınçlı olduğu artezyen kuyular bulunur. Bu kuyular, suyun kendiliğinden yüzeye çıkmasını sağlar.
Yeraltı Sularının Kullanımı
Tarım: Kürdistan’da tarım, ekonominin temel taşlarından biridir. Yeraltı suları, özellikle Dicle ve Fırat nehirlerine uzak bölgelerde sulama için yoğun şekilde kullanılır. Ancak bu, aşırı kullanım nedeniyle bazı bölgelerde yeraltı suyu seviyelerinin düşmesine neden olmuştur.
İçme Suyu: Şehirlerde (örneğin, Erbil ve Süleymaniye) yeraltı suları, içme suyu ihtiyacını karşılamak için kuyulardan çekilir. Ancak suyun kalitesi, bölgedeki kirlilik ve tuzluluk sorunları nedeniyle değişkenlik gösterebilir.
Sanayi: Petrol endüstrisi gibi sanayi faaliyetleri de yeraltı sularını kullanır, bu da su kaynakları üzerinde baskı yaratır.
Yeraltı Sularının Durumu ve Sorunları
Bol Kaynaklar: Zagros Dağları’ndaki yüksek yağış (yıllık 400-1.000 mm) ve kar erimeleri, yeraltı sularının düzenli olarak yenilenmesini sağlar. Özellikle Kuzey Kürdistan’da yeraltı suyu potansiyeli yüksektir.
Aşırı Kullanım: Tarımda bilinçsiz sulama ve artan nüfus, yeraltı suyu seviyelerinin azalmasına yol açıyor. Örneğin, Erbil çevresinde son 20 yılda yeraltı suyu seviyelerinde belirgin bir düşüş gözlemlendi.
Kirlilik: Tarımda kullanılan kimyasallar (gübre, pestisit) ve sanayi atıkları, yeraltı sularını kirletiyor. Ayrıca, bazı bölgelerde (özellikle petrol sahalarının yakınında) petrol sızıntıları su kalitesini tehdit ediyor.
Tuzluluk: Güney Kürdistan’ın güneyinde, Mezopotamya havzasına yakın bölgelerde yeraltı sularında tuzluluk problemi artıyor. Bu, suyun tarım ve içme suyu için kullanımını zorlaştırıyor.
İklim Değişikliği: Bölgede artan kuraklık ve yağış düzenindeki değişiklikler, yeraltı sularının yenilenme oranını azaltıyor. Özellikle son yıllarda kar yağışının azalması, pınarların ve akiferlerin dolmasını olumsuz etkiledi.
Bölgesel Farklılıklar
Kuzey Kürdistan: Toros Dağları’ndan gelen sular, bölgede zengin yeraltı suyu kaynakları oluşturur. Ancak GAP Projesi (Dicle ve Fırat üzerindeki barajlar) yeraltı suyu seviyelerini ciddi manada olumsuz etkiliyor. Barajlar sömürgeci siyasetlerin sonucudur.
Türkiye çoğu hidrolik barajı Kürdistan´da yapmaktadır. 70 yada 100 yıl ömrü vardır bu barajların. Sonunda kum birikiyor ve o coğrafya çölleşiyor. Hidrolik barajları Kürdistan´a yatırım gibi sunan Kürt siyasetçileri sadece cahil değildirler, günahkardırlar da.
Güney Kürdistan: Zagros Dağları’nın etekleri, yeraltı suları açısından en zengin alanlardır. Ancak savaşlar ve altyapı eksikliği, su kaynaklarının etkin yönetimini zorlaştırıyor.
Doğu Kürdistan: Zagros Dağları’nın Rojhilat tarafında da bol yeraltı suyu bulunur, ancak kuraklık ve aşırı kullanım burada da sorun yaratıyor.
Güneybati Kürdistan (Rojava): Bu bölge daha kurak bir iklime sahip olduğu için yeraltı suları sınırlıdır ve Fırat Nehri’ne bağımlılık yüksektir. Rojava çok acilen su stratejisini belirlemelidir.
Yeraltı Sularının Yönetimi İçin Öneriler
Sürdürülebilir Kullanım: Aşırı su çekimini önlemek için tarımda damla sulama gibi verimli yöntemler teşvik edilmeli.
Kirlilik Kontrolü: Sanayi atıklarının ve tarım kimyasallarının yeraltı sularına sızması engellenmeli.
Altyapı Geliştirme: Kuyuların ve su dağıtım sistemlerinin modernize edilmesi, su kaybını azaltabilir.
İklim Değişikliğine Uyum: Yağmur suyu hasadı ve kar erimelerinden faydalanmak için depolama sistemleri oluşturulabilir.
Toparlarsam
Kürdistan’ın yeraltı suları, Zagros ve Toros sıradağlarının sağladığı jeolojik avantajlar sayesinde genelde bol, ancak aşırı kullanım, kirlilik ve iklim değişikliği gibi faktörler bu kaynakları tehdit ediyor. Özellikle Güney Kürdistan’da, Zagros Dağları’nın eteklerinde zengin akiferler ve doğal kaynaklar bulunurken, bölgedeki su yönetimi sorunları sürdürülebilirliği riske atıyor. Eğer yeraltı sularını kullanarak bir projeye başlamayı düşünüyorlarsa (örneğin, tarım veya su ticareti), su kalitesi testi ve yerel düzenlemelere uyum sağlamları önemli.
Kürdistan coğrafyasının bozulan ekolojik yapısını eski haline getirmek veya iyileştirmek için acil, orta vadeli ve uzun vadeli stratejiler geliştirmek gerekiyor. Bu süreçte, bölgenin coğrafi, iklimsel ve sosyo-ekonomik koşulları göz önünde bulundurulmalı. Aşağıda, her bir zaman dilimi için önerilen adımlar özetlenmiştir:
Acil Eylemler (0-2 Yıl)
Hızlı sonuç alınabilecek ve mevcut tahribatı durdurmayı hedefleyen adımlar:
⦁ Orman Yangınlarının ve Kaçak Kesimlerin Önlenmesi.
⦁ Yangın önleme birimleri kurulmalı, erken uyarı sistemleri devreye alınmalı.
⦁ Kaçak ağaç kesimi ve otlatma için denetimler sıkılaştırılmalı, cezalar caydırıcı hale getirilmeli.
⦁ Erozyon Kontrolü.
⦁ Eğimli arazilerde teraslama ve bitki örtüsü restorasyonu başlatılmalı.
⦁ Acil ağaçlandırma projeleri için hızlı büyüyen yerel türler kullanılmalı (örneğin, meşe, ardıç).
Su Kaynaklarının Korunması:
⦁ Baraj ve HES projelerinin çevresel etkileri gözden geçirilmeli, suyun aşırı kullanımı engellenmeli.
⦁ Dere yataklarının temizlenmesi ve taşkın önleme çalışmaları yapılmalı.
Toplumsal Farkındalık:
⦁ Yerel halka yönelik çevre eğitimi kampanyaları başlatılmalı.
⦁ Çiftçilere sürdürülebilir tarım teknikleri öğretilmeli (örneğin, damla sulama).
Orta Vadeli Eylemler (2-10 Yıl)
Ağaçlandırma ve Biyoçeşitlilik Restorasyonu:
⦁ Bölgenin endemik bitki ve hayvan türlerini koruma altına alan projeler geliştirilmeli.
⦁ Orman ekosistemlerini yeniden canlandırmak için geniş kapsamlı ağaçlandırma yapılmalı, yerel türler önceliklendirilmeli.
Toprak İyileştirme:
⦁ Organik tarım teşvik edilmeli, kimyasal gübre ve pestisit kullanımı azaltılmalı.
⦁ Toprak verimliliğini artırmak için kompost ve yeşil gübre uygulamaları yaygınlaştırılmalı.
Su Yönetimi:
⦁ Yağmur suyu toplama sistemleri kurulmalı, sulama verimliliği artırılmalı.
⦁ Yerel su havzalarının korunması için entegre havza yönetimi uygulanmalı.
Yenilenebilir Enerji ve Atık Yönetimi:
⦁ Fosil yakıt bağımlılığını azaltmak için güneş ve rüzgar enerjisi projeleri teşvik edilmeli.
⦁ Katı atık yönetimi için geri dönüşüm altyapısı oluşturulmalı, çöp sahaları rehabilite edilmeli.
Uzun Vadeli Eylemler (10 Yıl ve Sonrası)
İklim Değişikliğine Uyum:
⦁ Bölgenin iklim değişikliğine karşı direncini artırmak için uzun vadeli planlar yapılmalı (örneğin, kuraklığa dayanıklı bitki türlerinin yaygınlaştırılması).
⦁ Karbon yutak alanları (ormanlar, sulak alanlar) korunmalı ve genişletilmeli.
Koruma Alanlarının Genişletilmesi:
⦁ Milli parklar ve yaban hayatı koruma alanları artırılmalı, biyoçeşitlilik sıcak noktaları belirlenmeli.
⦁ Ekolojik koridorlar oluşturularak türlerin hareketliliği desteklenmeli.
Sürdürülebilir Kalkınma:
⦁ Bölgedeki ekonomik faaliyetler (tarım, hayvancılık, turizm) çevre dostu modellere dönüştürülmeli.
⦁ Ekoturizm teşvik edilerek yerel halkın geçim kaynakları çeşitlendirilmeli.
Politik ve Kurumsal Çerçeve:
⦁ Bölgesel ve uluslararası iş birlikleriyle çevre politikaları güçlendirilmeli.
⦁ Yerel yönetimler ve STK’larla ortaklaşa uzun vadeli çevre stratejileri geliştirilmeli.
Referans noktaları
Yerel Katılım: Her aşamada yerel halkın sürece dahil edilmesi, hem projelerin başarısını artırır hem de sosyo-ekonomik faydalar sağlar.
Bilimsel Temel: Restorasyon projeleri, bölgenin ekolojik özelliklerine uygun bilimsel verilere dayanmalı. Üniversiteler ve araştırma kurumlarıyla iş birliği yapılmalı.
Finansman: Ulusal ve uluslararası fonlar (örneğin, BM çevre fonları), özel sektör ve STK’lar aracılığıyla kaynak sağlanmalı.
Bu adımların uygulanması, Kürdistan coğrafyasının ekolojik yapısını iyileştirmek için kapsamlı bir yol haritası sunar. Acil adımlar tahribatı durdururken, orta ve uzun vadeli eylemler sürdürülebilir bir ekosistem oluşturmayı hedefler.
Darius Winzer
X- Twitter: https://x.com/Darius_Winzer
© Hemî maf parastî ne. Destûra nivîskar bixwazin.

Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen